İdris Küçükömer ‘ü ( İktisatçı , Prof. Dr. ) kaybedeli nerdeyse 30 yıl oldu ( 1925-1987). Osman S. Arolat ’ın ifadesiyle ‘’İdris Hoca bağnazlık taşımıyan , özgür düşünceli bir ilim insanı olarak ülkemizde önemli bir tartışmaya yol açtı ‘’ ve tartışması günümüzde de sürüyor.
Ölümünün 25. yıl toplantısında 15 düşünürün fikir tomruklarından oluşan tutanaklar, yanısıra 4 özgün tebliğden oluşan ‘’ Sivil Toplum Uç Beyi ‘’ * başlıklı eserle onun fikri haritası üzerindeki tartışma sürmeye devam ediyor.
Künye bilgisinin ötesinde , kimdir İdris Küçükömer ?
Cevabını kendisi versin :
-Doğu toplumunda doğdum. Batı’dan etkilendim. Bir zamanlar ulaştığı politik güçle Batı’yı etkilemiş ve ondan etkilenmiş Osmanlı kültür mirası içinde doğdum. Ama düşünmeyi yasaklamış bir toplumda doğdum.
Gerekeni, öğrencisi Prof. Dr. Ahmet Güner Sayar söylüyor: Aslında ‘’ düşünmeyi yasaklayan bir toplumda ‘’ doğmasına rağmen düşünebilmeyi , düşündüğünü ifade etmeyi bir hayat üslubu haline dönüştürmüş bir sosyal bilimci idi.
Can alıcı sorusu , ‘’Asırlardır Anadolu’da tebaa-kul olan insanlarla demokrasi kurulabilir mi ? ‘’
Cevabını ‘’Sivil toplumun ilke koşulu iktidarın bölünmüşlüğüdür. Toplum, bölünmüşlüğe dayalı bir bütünlükte oluşur. Burada ölçü yurttaşların eşitlik derecesidir.Düzenlenip korunacak olan da budur.’’ şeklinde veriyor. Murat Özyüksel ‘in yorumuysa ‘’ Batı’dan bambaşka bir tarihsel birikime sahip Türkiye toplumuna Batı’nın üstyapı kurumlarını dikmeye ve buna bağlı oarak kapitalist yetiştirmeye çalışarak Türkiye batılaşamaz ‘’. Ömer Faruk Çolak ‘ın eleştirisi anlamlıdır : Bir İslam ülkesi olan Türkiye’de laiklik güçlenmeden , bunu sivil toplum kuramında tanımı yapılan bir yapı ile ortaya çıkmasının mümkün olmayacağı göz ardı edilmiştir.
Bunları derken , Küçükömer ‘in çileli yaşamının altı çizilmeli. Asaf Savaş Akat’ın anlatımıyla ‘’ Hep radikal kaldı , çünkü hep çürümüş bir geçmişten köklü bir kopuştan yana tavır koydu; sürekliliğin getireceği küçük hesapların ucuzluğunu redetti. Öyle yaşadı , öyle öldü ‘’.
İz bırakmış Kültür Bakanları’ndan Ertuğrul Günay sözleriyle ‘’O bir attı suya , o taş etrafa bir hayli dalgalanma yarattı, kimisi anladı , kimisi irkildi ‘’. Bu yüzden hukukçu Selahattin Yıldırım ‘ın anlamlı sözleriyle İdris Küçükömer okuması yenilenmeli , kitapları can kazanmalı…
Bu çalışmada, İdris hoca’nın 1958-1994 arasında yayınlanmış 85 eserini dehlizlerden tek tek bulup çıkaran Ahmet Güner Sayar hocaya toplumca bir teşekkür borcumuz var ,ben bu hissiyatın sadece tercümanı oluyorum. Yanısıra ,sosyal bilimler yayıncılığında son 5 yıldır yeni bir soluk getiren Efil Yayınevi ve yayıncıları Fethiye – Ömer Faruk Çolak ‘ı yürekten kutluyorum !
İdris hoca ( Küçükömer ) , ‘’sınayıp – yanılan , ezberleri bozup putları yıkan dürüst bir bilimeri , meslek ahlakına sahip bir Türkiye sevdalısı Anadolu evladı ‘’ olarak, hep meritokrasiyi gözeten bir bilim adamıydı .
O hep bizi ışıldattı , şimdi de o ışıklar altında yatsın ve ruhu şad olsun !
————————–
*Sivil Toplum Uç Beyi, Ed: Osman S. Arolat ,Efil yayınları
**Öğrencisi, Prof. Dr, MSGSÜ öğr. üyesi
No Comment! Be the first one.